9786058166677
557640
https://www.mdallstore.com/bitmeyen-tanzimat
Bitmeyen Tanzimat
22.50
Bir yanda, bir türlü içinden çıkamadıÄımız bir 90'lar algısı var. Ä°ki kutuplu dünya fikrinden beslendiÄi kadar, belki ondan da fazla, söz konusu polarizasyonun neoliberalizm lehine çözülmesinin ÅaÅkınlıÄını üzerinden atamamıŠbir algı bu. Kavgaları, hırsları, hayalleri bu dolayımda sürüyor. Neye sevindiÄini bilmeden, karÅısındaki güldüÄü için gülen bir çocuÄun ruh haline benzetilebilir. Ãte yanda, 2010'lu yılların 90'lara kıyasla kökten deÄiÅmiÅ dünyası duruyor. Onda da çocukça bir telaÅ bulmak mümkün. TekniÄin dönüÅtürücülüÄünde (en baÅta da internet ve sosyal medya öncülüÄünde elbette) ansızın bütün dünyayı masasında bulan çocuÄun önce neyle oynayacaÄını bilememekten gelen heyecanı daha çok. Bu çocuksuluÄun entelektüel dünyamızdaki yansıması ise hayli ilginç. 90'lı yıllar için "topu ayaÄına geçiren kaleye çakıyor" durumu belirleyici bir ifadeydi. Keza kalede duracak kimse yoktu. O yüzden her Åut kaçınılmaz biçimde gol oluyordu. Bugün içinse aynı durumun sürdüÄünü söylemek zor. Hele de Gezi DireniÅi'nden bu yana biliyoruz ki defans gitgide saÄlamlaÅıyor. Kaleciler yedekli oynamaya alıÅtılar. Ufak kıpırtılarda bile gücü yetenler defansa koÅmaya alıÅtılar. Dolayısıyla eski söylemsel rahatlık kalmadı artık.
Türkiye sanat ve edebiyat tarihinde belirleyici olan kanonun ancak kanona baÅkaldırı süreciyle birlikte masaya yatırılmasıdır. Bu anlamıyla modernizm-postmodernizm tartıÅmasında olduÄu gibi piyasa dıÅında bu tartıÅmanın gerçek bir nesnesinin olduÄunu öne sürmek hayli güçtür. Disipliner anlamda bilimsel bir nitelik koyutlanabilmesi adına nesnesini belirleyemediÄimiz (dolayısıyla öznelik pozisyonumuzu tartıÅmaya açamadıÄımız) her tartıÅma gündelik çekiÅmelerle sınırlı kalmaya, kısırdöngüye düÅmeye, dolayısıyla piyasa güdümünde kalmaya mahkûmdur.
Türkiye sanat ve edebiyat tarihinde belirleyici olan kanonun ancak kanona baÅkaldırı süreciyle birlikte masaya yatırılmasıdır. Bu anlamıyla modernizm-postmodernizm tartıÅmasında olduÄu gibi piyasa dıÅında bu tartıÅmanın gerçek bir nesnesinin olduÄunu öne sürmek hayli güçtür. Disipliner anlamda bilimsel bir nitelik koyutlanabilmesi adına nesnesini belirleyemediÄimiz (dolayısıyla öznelik pozisyonumuzu tartıÅmaya açamadıÄımız) her tartıÅma gündelik çekiÅmelerle sınırlı kalmaya, kısırdöngüye düÅmeye, dolayısıyla piyasa güdümünde kalmaya mahkûmdur.
- Açıklama
- Bir yanda, bir türlü içinden çıkamadıÄımız bir 90'lar algısı var. Ä°ki kutuplu dünya fikrinden beslendiÄi kadar, belki ondan da fazla, söz konusu polarizasyonun neoliberalizm lehine çözülmesinin ÅaÅkınlıÄını üzerinden atamamıŠbir algı bu. Kavgaları, hırsları, hayalleri bu dolayımda sürüyor. Neye sevindiÄini bilmeden, karÅısındaki güldüÄü için gülen bir çocuÄun ruh haline benzetilebilir. Ãte yanda, 2010'lu yılların 90'lara kıyasla kökten deÄiÅmiÅ dünyası duruyor. Onda da çocukça bir telaÅ bulmak mümkün. TekniÄin dönüÅtürücülüÄünde (en baÅta da internet ve sosyal medya öncülüÄünde elbette) ansızın bütün dünyayı masasında bulan çocuÄun önce neyle oynayacaÄını bilememekten gelen heyecanı daha çok. Bu çocuksuluÄun entelektüel dünyamızdaki yansıması ise hayli ilginç. 90'lı yıllar için "topu ayaÄına geçiren kaleye çakıyor" durumu belirleyici bir ifadeydi. Keza kalede duracak kimse yoktu. O yüzden her Åut kaçınılmaz biçimde gol oluyordu. Bugün içinse aynı durumun sürdüÄünü söylemek zor. Hele de Gezi DireniÅi'nden bu yana biliyoruz ki defans gitgide saÄlamlaÅıyor. Kaleciler yedekli oynamaya alıÅtılar. Ufak kıpırtılarda bile gücü yetenler defansa koÅmaya alıÅtılar. Dolayısıyla eski söylemsel rahatlık kalmadı artık.
Türkiye sanat ve edebiyat tarihinde belirleyici olan kanonun ancak kanona baÅkaldırı süreciyle birlikte masaya yatırılmasıdır. Bu anlamıyla modernizm-postmodernizm tartıÅmasında olduÄu gibi piyasa dıÅında bu tartıÅmanın gerçek bir nesnesinin olduÄunu öne sürmek hayli güçtür. Disipliner anlamda bilimsel bir nitelik koyutlanabilmesi adına nesnesini belirleyemediÄimiz (dolayısıyla öznelik pozisyonumuzu tartıÅmaya açamadıÄımız) her tartıÅma gündelik çekiÅmelerle sınırlı kalmaya, kısırdöngüye düÅmeye, dolayısıyla piyasa güdümünde kalmaya mahkûmdur.Stok Kodu:9786058166677Boyut:115-195Sayfa Sayısı:324Baskı:1Basım Tarihi:2019-05Kapak Türü:KartonKağıt Türü:2.HamurDili:Türkçe
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.