Dağı Dağa Kavuşturan

Devlet için bir eşkiya halk içinse bir kahraman... Ama şimdi Osman'ın hayatı tehlikede... Ya da değil mi?

Türkiye, İkinci Dünya Savaşı ortasındayken Kayseri, halkının ve kaynaklarının tükenişini izliyordu. Ülke, sınırlarına yığılan Alman ordusunu endişeyle izlerken; halk, içine battıkları açlık -ve korku- ile mücadele veriyordu. Bu arada, takipçileri tarafından korunan meşhur eşkıya Osman, Kayseri'nin dağlarını mekân edinmişti. Fakat halktan gördüğü kabul ve saygı herkes tarafından paylaşılmıyordu ve bazı yüksek mevkilerdeki kişiler Osman'ı dağlardan silmeye karar verince ortalık kızışmaya başladı. Osman'a dağdan inerse affedileceği önerisi götürüldü. Ama bu bir tuzak mıydı? Yetkililere pek güvenmeyen Osman öneriyi kabul etmekte tereddüt ediyordu. Ayrıca başına konulan büyük ödül de dost ve düşman arasındaki keskin çizgiyi bulandırıyordu.

Gerçek bir hikâyeden kurgulanmış bu roman Anadolu'ya, halkına ve geleneklerine açılan bir pencere. Kayseri'yi mekân edinen birçok kitabın yazarı Süleyman Sağlam, bu karanlık eşkiya figürü ve devletin onu yakalama çabasının heyecan verici hikâyesi ile bizi büyülüyor.