9789754735352
419325
https://www.mdallstore.com/etkiya
Etkiya
8.25
Etkiya: (Taki'nin çoğulu) Çok takvâ sâhibi olanlar. Takiler. Takvâda çok ileri giden mes'ud kimseler.
Hz Ömer (ra) bir gün mescide girdi ve Muaz bin Cebel (ra)'ın Ravzay-ı Mutahhara'nın duvarına yaslanmış, ağlamakta olduğunu gördü. Yanına yaklaştı ve sordu:
- Ya Muaz niçin ağlıyorsun?
Muaz bin Cebel gözyaşları arasında cevap verdi:
- Ya Ömer, Resul-u Ekrem (sav) efendimizden işittim, buyurdular ki: "Riyanın azıcığı dahi şirktir. Müşrikin yeri de cehennemdir. Riyadan sakınınız ki Etkıyadan olasınız. Zira Hak Teala Etkıyayı sever."
Bunun üzerine "Ya Resulullah, etkıya kimdir?" diye sordum. Efendimiz şöyle buyurdular: "Etkıya, bir mecliste varlığı ile yokluğu fark edilmeyen, kimsenin hatırlamadığı ve aramadığı, varlığı ile yokluğu bir olan kişilerdir. Bir meclise geldiklerinde kim oldukları merak bile edilmez. İşte böyle olanların gönülleri Hak nuruyla doludur ve onlar için uzak veya yakın birdir. Onlar cennet ehlindendirler."
Sonra şu Hadisi Şerifi irad buyurdular: "Onlar cennet ehlindendir. Saçları ve sakalları dağınık ve karışık, üstleri başları tozlu, elbiseleri eskidir. Halk içinde itibarları bulunmaz."Onları kimse hesaba katmaz. Fakat Hak Teâlâ indinde aziz ve muteberdirler. Hak Teâlâ'dan ne dilerse ihsan buyurur ve onların sözlerini asla reddetmez ve kabul eyler. Dünya halkı katında sözleri hiç dinlenmez. Hâlbuki kıyamet günü onlardan birisinin nuru taksim olunsa bütün mahşer halkına yetecek kadardır. Zira onların nurları Hak Teâlâ'nın nurundandır."
Hz Ömer (ra) bir gün mescide girdi ve Muaz bin Cebel (ra)'ın Ravzay-ı Mutahhara'nın duvarına yaslanmış, ağlamakta olduğunu gördü. Yanına yaklaştı ve sordu:
- Ya Muaz niçin ağlıyorsun?
Muaz bin Cebel gözyaşları arasında cevap verdi:
- Ya Ömer, Resul-u Ekrem (sav) efendimizden işittim, buyurdular ki: "Riyanın azıcığı dahi şirktir. Müşrikin yeri de cehennemdir. Riyadan sakınınız ki Etkıyadan olasınız. Zira Hak Teala Etkıyayı sever."
Bunun üzerine "Ya Resulullah, etkıya kimdir?" diye sordum. Efendimiz şöyle buyurdular: "Etkıya, bir mecliste varlığı ile yokluğu fark edilmeyen, kimsenin hatırlamadığı ve aramadığı, varlığı ile yokluğu bir olan kişilerdir. Bir meclise geldiklerinde kim oldukları merak bile edilmez. İşte böyle olanların gönülleri Hak nuruyla doludur ve onlar için uzak veya yakın birdir. Onlar cennet ehlindendirler."
Sonra şu Hadisi Şerifi irad buyurdular: "Onlar cennet ehlindendir. Saçları ve sakalları dağınık ve karışık, üstleri başları tozlu, elbiseleri eskidir. Halk içinde itibarları bulunmaz."Onları kimse hesaba katmaz. Fakat Hak Teâlâ indinde aziz ve muteberdirler. Hak Teâlâ'dan ne dilerse ihsan buyurur ve onların sözlerini asla reddetmez ve kabul eyler. Dünya halkı katında sözleri hiç dinlenmez. Hâlbuki kıyamet günü onlardan birisinin nuru taksim olunsa bütün mahşer halkına yetecek kadardır. Zira onların nurları Hak Teâlâ'nın nurundandır."
- Açıklama
- Etkiya: (Taki'nin çoğulu) Çok takvâ sâhibi olanlar. Takiler. Takvâda çok ileri giden mes'ud kimseler.
Hz Ömer (ra) bir gün mescide girdi ve Muaz bin Cebel (ra)'ın Ravzay-ı Mutahhara'nın duvarına yaslanmış, ağlamakta olduğunu gördü. Yanına yaklaştı ve sordu:
- Ya Muaz niçin ağlıyorsun?
Muaz bin Cebel gözyaşları arasında cevap verdi:
- Ya Ömer, Resul-u Ekrem (sav) efendimizden işittim, buyurdular ki: "Riyanın azıcığı dahi şirktir. Müşrikin yeri de cehennemdir. Riyadan sakınınız ki Etkıyadan olasınız. Zira Hak Teala Etkıyayı sever."
Bunun üzerine "Ya Resulullah, etkıya kimdir?" diye sordum. Efendimiz şöyle buyurdular: "Etkıya, bir mecliste varlığı ile yokluğu fark edilmeyen, kimsenin hatırlamadığı ve aramadığı, varlığı ile yokluğu bir olan kişilerdir. Bir meclise geldiklerinde kim oldukları merak bile edilmez. İşte böyle olanların gönülleri Hak nuruyla doludur ve onlar için uzak veya yakın birdir. Onlar cennet ehlindendirler."
Sonra şu Hadisi Şerifi irad buyurdular: "Onlar cennet ehlindendir. Saçları ve sakalları dağınık ve karışık, üstleri başları tozlu, elbiseleri eskidir. Halk içinde itibarları bulunmaz."Onları kimse hesaba katmaz. Fakat Hak Teâlâ indinde aziz ve muteberdirler. Hak Teâlâ'dan ne dilerse ihsan buyurur ve onların sözlerini asla reddetmez ve kabul eyler. Dünya halkı katında sözleri hiç dinlenmez. Hâlbuki kıyamet günü onlardan birisinin nuru taksim olunsa bütün mahşer halkına yetecek kadardır. Zira onların nurları Hak Teâlâ'nın nurundandır."Stok Kodu:9789754735352Boyut:145-215Sayfa Sayısı:93Basım Yeri:İstanbulBaskı:1Basım Tarihi:2012-11Kapak Türü:KartonKağıt Türü:2.HamurDili:Türkçe
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.