9786055107697
447025
https://www.mdallstore.com/gulzar-i-haseneyn-1
Gülzâr-ı Haseneyn Kerbelâ Vakası
13.50
Huseyn, Yezîd'in saltanatından itibaren iki şeyden birini yapabilirdi:
Zilletle yaşamak, izzetle ölmek.
Huseyn, İkincisini üstün buldu. Savaşa girişti. Dostları, birer birer gözü önünde öldüler. Kardeşinin kollan kesildi, Fırat kıyısına düştü, on dokuz yaşındaki oğlu paramparça edildi, kardeşinin on bir yaşındaki oğlu gözüne baka baka öldürüldü, altı aylık yavrusu kucağında oklandı. Kardeşinin küçücük çocuğu bağrında can verdi. Ailesi esir oluyordu, açtı, susuzdu onlar gibi. Fakat arslanlar gibi dövüştü ve inancına can verdi; başı kesildi, mızrağa dikildi, vücudu atlann nallarıyla ezildi, hurdahaş oldu.
Bu, bir beylik davası değildi; bu, bir aldanış değildi; bu, bir körü körüne tehlikeye atılış değildi. Bu, bir inanç davasıydı; bu, bir anlayış örneğiydi; bu, bir şeref savaşıydı.
Böylece Huseyn, yalnız inanç şehidi olmadı, şeref, izzet i nefis ve insanlık şehidi de oldu. Zilletle yaşamayı kabul edenler, onun hareketini manasız bulur, onu gafil sanır. Fakat izzetle ölmeyi bilenler, onun şehâdetini kutlar, onu, en uyanık bir er, bir fedakârlık bayrağı sayar.
Zilletle yaşamak, izzetle ölmek.
Huseyn, İkincisini üstün buldu. Savaşa girişti. Dostları, birer birer gözü önünde öldüler. Kardeşinin kollan kesildi, Fırat kıyısına düştü, on dokuz yaşındaki oğlu paramparça edildi, kardeşinin on bir yaşındaki oğlu gözüne baka baka öldürüldü, altı aylık yavrusu kucağında oklandı. Kardeşinin küçücük çocuğu bağrında can verdi. Ailesi esir oluyordu, açtı, susuzdu onlar gibi. Fakat arslanlar gibi dövüştü ve inancına can verdi; başı kesildi, mızrağa dikildi, vücudu atlann nallarıyla ezildi, hurdahaş oldu.
Bu, bir beylik davası değildi; bu, bir aldanış değildi; bu, bir körü körüne tehlikeye atılış değildi. Bu, bir inanç davasıydı; bu, bir anlayış örneğiydi; bu, bir şeref savaşıydı.
Böylece Huseyn, yalnız inanç şehidi olmadı, şeref, izzet i nefis ve insanlık şehidi de oldu. Zilletle yaşamayı kabul edenler, onun hareketini manasız bulur, onu gafil sanır. Fakat izzetle ölmeyi bilenler, onun şehâdetini kutlar, onu, en uyanık bir er, bir fedakârlık bayrağı sayar.
- Açıklama
- Huseyn, Yezîd'in saltanatından itibaren iki şeyden birini yapabilirdi:
Zilletle yaşamak, izzetle ölmek.
Huseyn, İkincisini üstün buldu. Savaşa girişti. Dostları, birer birer gözü önünde öldüler. Kardeşinin kollan kesildi, Fırat kıyısına düştü, on dokuz yaşındaki oğlu paramparça edildi, kardeşinin on bir yaşındaki oğlu gözüne baka baka öldürüldü, altı aylık yavrusu kucağında oklandı. Kardeşinin küçücük çocuğu bağrında can verdi. Ailesi esir oluyordu, açtı, susuzdu onlar gibi. Fakat arslanlar gibi dövüştü ve inancına can verdi; başı kesildi, mızrağa dikildi, vücudu atlann nallarıyla ezildi, hurdahaş oldu.
Bu, bir beylik davası değildi; bu, bir aldanış değildi; bu, bir körü körüne tehlikeye atılış değildi. Bu, bir inanç davasıydı; bu, bir anlayış örneğiydi; bu, bir şeref savaşıydı.
Böylece Huseyn, yalnız inanç şehidi olmadı, şeref, izzet i nefis ve insanlık şehidi de oldu. Zilletle yaşamayı kabul edenler, onun hareketini manasız bulur, onu gafil sanır. Fakat izzetle ölmeyi bilenler, onun şehâdetini kutlar, onu, en uyanık bir er, bir fedakârlık bayrağı sayar.Stok Kodu:9786055107697Boyut:135-210Sayfa Sayısı:200Baskı:1Basım Tarihi:2014-10Kapak Türü:KartonKağıt Türü:2.HamurDili:Türkçe
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.