9786057615848
567849
https://www.mdallstore.com/vesayet-davalara
Vesayet Davaları
81.00
Bu çalıÅmada, vesayetle ilgili yasal Mevzuat, Yargıtay ve Bölge Adliye
Mahkemesinin uyuÅmazlık konusu olaya iliÅkin örnek kararlarıyla hazırlanmıÅtır.
Kısıtlanmayı gerektiren bir durumu bulunan kimse mahkeme kararı ile
kısıtlanarak, kendisine bir vasi atanır. Vasi, vesayet altındaki kısıtlıyı hukuki
iÅlemlerde temsil etmekle görevlidir. (TMK. Madde 403) Kısıtlının tek baÅına
dava açması mümkün deÄildir. Davada yasal temsilcisi olan vasisi tarafından
temsil edilmesi gerekir. Dava ehliyeti ve taraf ehliyeti dava Åartlarındandır. Bu
hususlar kamu düzenine iliÅkin olup, yargılamanın her aÅamasında mahkemece
res'en gözetilmelidir.
Türk Medeni Kanununun 462/8.maddesine göre; acele hâllerde vasinin geçici
önlemler alma yetkisi saklı kalmak üzere, dava açma, sulh olma, tahkim ve
konkordato yapılması durumunda vesayet makamının izni gereklidir.
Vasinin, vasi tayin edilen kiÅi adına dava açabilmesi, bir kısım taleplerden
feragat edebilmesi için vesayet makamının izni gerekeceÄinden (TMK. madde 462/8) vasiye dava açmaya ve feragat etmeye izin kararı alıp ibraz etmesi için
süre verilip, bu eksikliklerin tamamlanmasından sonra, toplanmıŠve toplanacak
delillere göre yargılama yapılıp hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi
gerekir.
AçılmıŠolan dava tarihinde yasal Åartları oluÅtuÄu halde, henüz vasi tayin
edilmeyen davalıya önce vasi tayin edilmesi yoluna gidilmesi, daha sonra tayin
edilen vasiye tebligat yapılması saÄlanarak taraf teÅkilinin bu Åekilde
tamamlanması gerekir.
Ãr. Davalının vasisine, mahkemenin gerekçeli kararı ve davacının temyiz
dilekçesi Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre tebliÄ edilmiÅtir. Tebligat
Kanunu 20, 21 ve özellikle Tebligat YönetmeliÄinin 29 maddesi uyarınca
muhatap veya muhatap adına tebliÄ yapılabilecek olanlardan her biri gösterilen
adreste bulunmaz iseler tebliÄ memurunun, adreste bulunmama sebebini,
bilmesi muhtemel komÅu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar kurulu, zabıta amir
ve memurlarından tahkik ederek, beyanlarını tebliÄ mazbatasına yazıp
imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde de bu durumu yazarak imzalaması
gerekir. Gösterilen koÅul geçerlilik koÅuludur (Y.H.G.K'nun 29.12.1993 tarihli
1993/18-778-876 sayılı kararı). Davalının vasisine yapılan tebliÄde, tebligat
mazbatasında, tebligattan haberdar edilen kiÅinin imzası bulunmadıÄı gibi,
imzadan imtina ettiÄine dair bir açıklama da bulunmamaktadır. (Teb. K m.23/7
m.24/5). Bu haliyle davalının vasisine gerekçeli kararın ve davacının temyiz
dilekçesinin tebliÄi geçersizdir. Ayrıca davalı erkek hakkında mahkumiyet
sebebiyle kısıtlanma kararı verildiÄi, bu karara dayanak ceza mahkemesi
dosyasının aslı veya onaylı suretinin ve müddetnamenin dosyada bulunmadıÄı
görülmüÅtür. Mahkemece hapis halinin sona erip ermediÄi ve vesayetin devam
edip etmediÄi araÅtırılmaksızın, gerekçeli karar önce davalı asıla tebliÄ edilmiÅ,
iÅbu tebligatın bila ikmal dönmesi üzerine söz konusu gerekçeli karar vasiye
Tebligat Kanunu m. 21/1'e usulsüz olarak tebliÄ edilmiÅtir. Mahkemece, hapis
halinin devam edip etmediÄi araÅtırıldıktan sonra, hapis hali sona ermiÅse
davalı asıla; vesayet devam ediyorsa vasiye tebligat yapılması gerekir.
Mahkemesinin uyuÅmazlık konusu olaya iliÅkin örnek kararlarıyla hazırlanmıÅtır.
Kısıtlanmayı gerektiren bir durumu bulunan kimse mahkeme kararı ile
kısıtlanarak, kendisine bir vasi atanır. Vasi, vesayet altındaki kısıtlıyı hukuki
iÅlemlerde temsil etmekle görevlidir. (TMK. Madde 403) Kısıtlının tek baÅına
dava açması mümkün deÄildir. Davada yasal temsilcisi olan vasisi tarafından
temsil edilmesi gerekir. Dava ehliyeti ve taraf ehliyeti dava Åartlarındandır. Bu
hususlar kamu düzenine iliÅkin olup, yargılamanın her aÅamasında mahkemece
res'en gözetilmelidir.
Türk Medeni Kanununun 462/8.maddesine göre; acele hâllerde vasinin geçici
önlemler alma yetkisi saklı kalmak üzere, dava açma, sulh olma, tahkim ve
konkordato yapılması durumunda vesayet makamının izni gereklidir.
Vasinin, vasi tayin edilen kiÅi adına dava açabilmesi, bir kısım taleplerden
feragat edebilmesi için vesayet makamının izni gerekeceÄinden (TMK. madde 462/8) vasiye dava açmaya ve feragat etmeye izin kararı alıp ibraz etmesi için
süre verilip, bu eksikliklerin tamamlanmasından sonra, toplanmıŠve toplanacak
delillere göre yargılama yapılıp hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi
gerekir.
AçılmıŠolan dava tarihinde yasal Åartları oluÅtuÄu halde, henüz vasi tayin
edilmeyen davalıya önce vasi tayin edilmesi yoluna gidilmesi, daha sonra tayin
edilen vasiye tebligat yapılması saÄlanarak taraf teÅkilinin bu Åekilde
tamamlanması gerekir.
Ãr. Davalının vasisine, mahkemenin gerekçeli kararı ve davacının temyiz
dilekçesi Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre tebliÄ edilmiÅtir. Tebligat
Kanunu 20, 21 ve özellikle Tebligat YönetmeliÄinin 29 maddesi uyarınca
muhatap veya muhatap adına tebliÄ yapılabilecek olanlardan her biri gösterilen
adreste bulunmaz iseler tebliÄ memurunun, adreste bulunmama sebebini,
bilmesi muhtemel komÅu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar kurulu, zabıta amir
ve memurlarından tahkik ederek, beyanlarını tebliÄ mazbatasına yazıp
imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde de bu durumu yazarak imzalaması
gerekir. Gösterilen koÅul geçerlilik koÅuludur (Y.H.G.K'nun 29.12.1993 tarihli
1993/18-778-876 sayılı kararı). Davalının vasisine yapılan tebliÄde, tebligat
mazbatasında, tebligattan haberdar edilen kiÅinin imzası bulunmadıÄı gibi,
imzadan imtina ettiÄine dair bir açıklama da bulunmamaktadır. (Teb. K m.23/7
m.24/5). Bu haliyle davalının vasisine gerekçeli kararın ve davacının temyiz
dilekçesinin tebliÄi geçersizdir. Ayrıca davalı erkek hakkında mahkumiyet
sebebiyle kısıtlanma kararı verildiÄi, bu karara dayanak ceza mahkemesi
dosyasının aslı veya onaylı suretinin ve müddetnamenin dosyada bulunmadıÄı
görülmüÅtür. Mahkemece hapis halinin sona erip ermediÄi ve vesayetin devam
edip etmediÄi araÅtırılmaksızın, gerekçeli karar önce davalı asıla tebliÄ edilmiÅ,
iÅbu tebligatın bila ikmal dönmesi üzerine söz konusu gerekçeli karar vasiye
Tebligat Kanunu m. 21/1'e usulsüz olarak tebliÄ edilmiÅtir. Mahkemece, hapis
halinin devam edip etmediÄi araÅtırıldıktan sonra, hapis hali sona ermiÅse
davalı asıla; vesayet devam ediyorsa vasiye tebligat yapılması gerekir.
- Açıklama
- Bu çalıÅmada, vesayetle ilgili yasal Mevzuat, Yargıtay ve Bölge Adliye
Mahkemesinin uyuÅmazlık konusu olaya iliÅkin örnek kararlarıyla hazırlanmıÅtır.
Kısıtlanmayı gerektiren bir durumu bulunan kimse mahkeme kararı ile
kısıtlanarak, kendisine bir vasi atanır. Vasi, vesayet altındaki kısıtlıyı hukuki
iÅlemlerde temsil etmekle görevlidir. (TMK. Madde 403) Kısıtlının tek baÅına
dava açması mümkün deÄildir. Davada yasal temsilcisi olan vasisi tarafından
temsil edilmesi gerekir. Dava ehliyeti ve taraf ehliyeti dava Åartlarındandır. Bu
hususlar kamu düzenine iliÅkin olup, yargılamanın her aÅamasında mahkemece
res'en gözetilmelidir.
Türk Medeni Kanununun 462/8.maddesine göre; acele hâllerde vasinin geçici
önlemler alma yetkisi saklı kalmak üzere, dava açma, sulh olma, tahkim ve
konkordato yapılması durumunda vesayet makamının izni gereklidir.
Vasinin, vasi tayin edilen kiÅi adına dava açabilmesi, bir kısım taleplerden
feragat edebilmesi için vesayet makamının izni gerekeceÄinden (TMK. madde 462/8) vasiye dava açmaya ve feragat etmeye izin kararı alıp ibraz etmesi için
süre verilip, bu eksikliklerin tamamlanmasından sonra, toplanmıŠve toplanacak
delillere göre yargılama yapılıp hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi
gerekir.
AçılmıŠolan dava tarihinde yasal Åartları oluÅtuÄu halde, henüz vasi tayin
edilmeyen davalıya önce vasi tayin edilmesi yoluna gidilmesi, daha sonra tayin
edilen vasiye tebligat yapılması saÄlanarak taraf teÅkilinin bu Åekilde
tamamlanması gerekir.
Ãr. Davalının vasisine, mahkemenin gerekçeli kararı ve davacının temyiz
dilekçesi Tebligat Kanunu'nun 21/1. maddesine göre tebliÄ edilmiÅtir. Tebligat
Kanunu 20, 21 ve özellikle Tebligat YönetmeliÄinin 29 maddesi uyarınca
muhatap veya muhatap adına tebliÄ yapılabilecek olanlardan her biri gösterilen
adreste bulunmaz iseler tebliÄ memurunun, adreste bulunmama sebebini,
bilmesi muhtemel komÅu, yönetici, kapıcı, muhtar, ihtiyar kurulu, zabıta amir
ve memurlarından tahkik ederek, beyanlarını tebliÄ mazbatasına yazıp
imzalatması, imzadan çekinmeleri halinde de bu durumu yazarak imzalaması
gerekir. Gösterilen koÅul geçerlilik koÅuludur (Y.H.G.K'nun 29.12.1993 tarihli
1993/18-778-876 sayılı kararı). Davalının vasisine yapılan tebliÄde, tebligat
mazbatasında, tebligattan haberdar edilen kiÅinin imzası bulunmadıÄı gibi,
imzadan imtina ettiÄine dair bir açıklama da bulunmamaktadır. (Teb. K m.23/7
m.24/5). Bu haliyle davalının vasisine gerekçeli kararın ve davacının temyiz
dilekçesinin tebliÄi geçersizdir. Ayrıca davalı erkek hakkında mahkumiyet
sebebiyle kısıtlanma kararı verildiÄi, bu karara dayanak ceza mahkemesi
dosyasının aslı veya onaylı suretinin ve müddetnamenin dosyada bulunmadıÄı
görülmüÅtür. Mahkemece hapis halinin sona erip ermediÄi ve vesayetin devam
edip etmediÄi araÅtırılmaksızın, gerekçeli karar önce davalı asıla tebliÄ edilmiÅ,
iÅbu tebligatın bila ikmal dönmesi üzerine söz konusu gerekçeli karar vasiye
Tebligat Kanunu m. 21/1'e usulsüz olarak tebliÄ edilmiÅtir. Mahkemece, hapis
halinin devam edip etmediÄi araÅtırıldıktan sonra, hapis hali sona ermiÅse
davalı asıla; vesayet devam ediyorsa vasiye tebligat yapılması gerekir.Stok Kodu:9786057615848Boyut:160-235Sayfa Sayısı:457Baskı:1Basım Tarihi:2020-01Kapak Türü:KartonKağıt Türü:IvoryDili:Türkçe
- Yorumlar
- Yorum yazBu kitabı henüz kimse eleştirmemiş.